5 Ağustos 2010 Perşembe

Ada ve kriz yönetimi

Şuan Ada hala Mersin'de tatilde ama mağlum Defne ile birlikte olduğu için kıskançlıklar yaşanıyor ve herşeyin sorumlusu şu defne oluyor :)

Çocuk işte ne kadar kısmanmaz vs desen de kıskanıyor. Defne'de sanki inadına yapar gibi Ada'nın peşini bırakmıyor. "Addddaaaa del" sürekli böyle ne zaman arasam arkadan bir çığlık ve "Adaaaaaaaaa del" Geçen gün ablam aradı ada üşütmüş ara sen bir diye. Toplantım vardı çıkınca arayacaktım ama tam girmeden Babam aradı.
Bu andan itibaren ben ve ablam için kriz yönetimi başladı. Vallahi kriz yönetimi hakkında uzman olduk artık. Yönetici olsam bu kadar kriz yönetirim diye düşünüyorum.

Ada hüngür şakır ağlıyor ama yok böyle bir ağlama konuştuğunu anlamıyorum. Midesini üşütmüş hasta yatıyormuş

- İrem sizi çok özledim beni ne olur gel al. Gören nazi kampına esir yolladık sanır. Öğle ağlıyor.

İçim parçalandı çok üzüldüm. 1 saat telefonda konuştum sakinleştirdim ve en son ilk uçak biletini bulup gelmeye çalşıacağım dedim ama bunun en erken haftasonu olabileceğini söyledim.

O an bombayı patlattı. Hem ağlıyor hem de akıl vermekten geri kalmıyor.

- Patronuna söyle lütfen yiğenim hasta onu gidip almam lazım de lütfeeennn de sana 2 gün izin versin.

gülsem mi ağlasam mı bilemedim. Sakinleşti telefonu kapatırken

- Sen şimdi tüm uçak biletlerine bak 2dk sonra beni ara

- Teyzecim toplantıya giriyorum çıkınca bakacağım sonra seni arayacağım tamam o zaman 3dk sonra ara.

İçses: toplantı 1 dk yapılan bir olay diye düşünüyor galiba zaman kavramı yok :)

Akşam toplantı çıkışı aradım gayet sakindi makul seviyeye gelmişti istekleri.

- İrem şimdi sen haftasonu bilet bulabilirsen gel bulamazsan gelme ama bulabilirsen kesin el tamam mı?

- Tamam hayatım zaten bakıyorum bulunca geleceğim

- Dedesi arakadan: Aferin benim kızıma duydun mu anneannesi bak Ada teyzesine ne diyor falan diye yaptığı bu hareketi övüyor anlatıyor

Ada'dan yine bir bomba

- Tamam dede abartma yeter....

Alem çocuk dedesine öyle şeyler söylüyor ki gülmekten ölüyoruz.

- Dede alışverişe gidelim ama sen öyle hergördüğün şeye dalma, almaya kalkma tamam mı?

Babam'ın öyle bir huyu vardır az birşey alamaz ve mutlaka alışverişten çok geç döner biraz ondan biraz bundan derken saatin farkına varmaz. Ada bile artık bunun farkında :)

Neyse akşamı öyle kapattık sabah seni arayacağım dedi bende tamam dedim.


Sabah 7:30 telefon alarmdan önce çaldı resmen korktum Alper uzattı telefonu ve kim dedim kumam arıyor dedi.

Ada , Alper'in kuması. Bazen kaynanası herşeyi olabiliyor. Alper'i seviyor ama onu da kıskanıyor. Alper yerde yatsın biz seninle yatakta yatalım, Alper kalsın biz seninle gidelim, Alper içmesin biz içelim vs vs. ama bu durum çok değişkenlik gösteriyor. Neyse devam edeyim ;

- Efendim teyzecim günaydın

- İrem bilet buldun mu ?

- Yok teyzecim daha bir gelişme yok yedeklerdeyiz

- Üfff ya niye herkes Adana'ya gelmek istiyor ki :(

Neyse suan artık iyileşti havuza girince keyfide yerine gelmiş. Dün okey oynuyorlardı.

Zaten haftaya çarşamba geliyor o zamana kadar idare edeceğiz.

Büyüdü gözüyle bakıyoruz ama hala çok ufak ve asıl kriz yönetimi kardeşi ile başlayacak galiba :)

3 yorum:

  1. Yahu zamane çocukları ne kadar bilmiş.Biz düpedüz safmışız:)) Aferin Adaya:))

    YanıtlaSil
  2. Kızlar pek bir alem bilmezmiyim o telefon görüşmelerini benimde bıcır bıcır bir kızım var toplantı önce biraz daha konuşalım anne deyip kaçırdığım toplantıları... Ama hepside dünya tatlısı Kaleminize sağlık İzmirden sevgiler...

    YanıtlaSil
  3. Mine selam, evet tam dediğin gibiler senin ufaklığında neler yaptığını tahmin edebiliyorum.

    YanıtlaSil

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails