38.hafta

Artık zaman daraldı heycan arttı. Dün kontrolde biraz daha aşağı inmiş Toprak bey ama suyu beklediğinden daha azmış doktorun.


Bu ne demek yani diye sordum. Yani şu demek haftaya kontrole Bakırköy'e gidiyoruz eğer suyumuz hala bu seviyede ise eve geri dönüyoruz yok değilse o zaman galiba doğum oluyor. Normal doğumu çok istiyordum kendimi çok hazırlamıştım ama dün sezeryan ihtimalini duyunca birden panik oldum yanaklarım kızardı korktum galiba.


Korktum demeyim de heycanlandım. Genelde normal doğumda panik olunur, ben sezeryan lafını duyunca garip oldum.

Aslında sonrasını düşünüyorum ağrılar vs vs Ama kesin bir şey yok herşeyin hayırlısı olsun gerisi muhim değil

Kontrole kadar gelmek istemezse haftaya yeni mis kokulu bir hayat başlayabilir bizim için.

Gelişmelerden haberdar etmeye çalışacağım.

İşte Toprak bey'in odası

Dün evdeki ilk günümdü, alışkanlık işte sabahın köründe kalktım yine. Uzun uzun kahvaltı ettik annemle sonra Toprak bey'in odasınında oyalandık, son düzeltmeleri yaptık. Ne eksik diye baktık. İşte odamızın son hali.

Odada çok bir şey yapmadım ama yorulmuşum biraz dinlenmek için koltuğa uzandım ve uyuya kalmışım. Öğleden sonra kontrolümüz vardı. Uyanıp giyindim ve oğlumu görmeye gittik. Hep 2 hafta önde olan ufaklık bu hafta tam haftasında göründü :) ya bu hafta az kilo aldı ya da sonlara doğru duruldu. Doğum için geri sayım başladı. Doktorumuz dün telefonlarım var dimi diye teyit etti.

Dün bir doğum yaptırmış darısı senin başına dedi. Kadın 12 saatte hiç hissetmeden çok az dikişle 2 ıkınmada doğum yapmış. Darısı sana olsun dedi. Biz de inşallah dedik :)

Kısmet olurda bir ev alırsak o zaman kafamda tasarladığım odayı yapacağım :) ama bu da sevimli oldu.

37.hafta ve son iş günü

Uzun zaman oldu buraya geleli. 6 sene bitmiş dönüp baktığımda.

Çok şey değişti hayatımda çok güzel arkadaşlarım oldu, acı tatlı iş tecrübesi yaşadık.

Bazen delirecek gibi olup ağladık, bazen kahkahalarımız cafeyi inletti. Tibet doğdu, Yaz büyüdü, Beste evlendi.

Çok şey değişti çok, tek başıma eve taşıp düzen kurdum kendime, nişanlandım, evlendim ve şimdi bir dönüm noktası daha bu iş yerinde; bebeğim olacak.

İnsan inanamıyor tek bir iş yeri ve bu kadar değişen şey. Her gün ne kadar rutin, işe git eve gel diyoruz ama toplamda 6 yılda burada olanlara bakacak olursak hiçte rutin sayılmaz.

Benim için uzun bir ayrılık süreci olacak. Eminim çok hızlı geçecek mesleğimden ayrı bir bu zaman ama başka bir işim daha olacak. Annelik en kutsal meslek.

Eve gidince Toprak'ın odası girip ara ara bakıyorum çok kısa bir zaman sonra burada benim oğlum olacak bana muhtaç ufak bir can. Bunu düşündükçe korku heyecen hepsi birbirine giriyor.

Hepinize çok teşekkür ediyorum benim iyi bir anne olacağım konusunda verdiğiniz destek için zaman yaklaştıkça endişeler artıyor galiba :)

Evden yazmaya devam edeceğim en azından doğuma kadar.

Defne parkta

Ne yemişse ağzı yüz hep leke :)

Nasılda hoşuna gitmiş sallanmak bücürümün. Yerim ben seni yaaa...

Bu da park sonrası yorgunluk pozu galiba

36.hafta

Çarşamba günü kontrole gittik ve allaha şükür her şey yolunda :) Doktorumuz işe gidebilirsin bir sorun yok dedi. Ben de evde oturup ne yapacağım işte de çok yorulmuyorum diyerek işe gelmeye karar verdim.

Ben toplamda 10 kilo almışım Toprak beyimiz 2.980gr olmuş :) Mayısın ilk haftası doğması muhtemel ama tabiki bunu allah bilir. Keyfi ne zaman isterse.

5 mayısta doğum yapacağım gibi bir his ya da istek vardı içimde ama doktor kesinlikle olmasın dedi. Bir seminer için 5 mayısta 1 günlüğüne Antalyaya gidecekmiş. O yüzden su an 5 mayısa olan tüm sempatim kayboldu.

Tabi yine hayırlısı diyorum buna biz karar veremiyoruz. Gelecek hafta çalışma hayatına 6 ay kadar ara vereceğim. Benim için evde oturup doğumu beklemek biraz garip olacak. Sonrasında eminin çalışma hayatından daha yorucu bir süreç bizi bekliyor olacak.

Bu haftaki kontrolden notlar bu kadar. Bir de bugün oğluma bir mail adresi aldım çok hoşuma gitti. Alper'e ondan bir mail attım. Toprak Özdemir'den mesaj var yazınca çok tuhaf oldu :)

Bizim diğer ufaklıklar Cem ve Defne'ye de aldım. Annelerine gönderdim artık büyünce oradan mesajlaşırlar. Bu adresleri zamanında bize teyzem almış derler belki onlar için güzel bir hatıra olur diye düşündüm.

Adını öğrenmiş

- Alo Defne nasılsın hayatım?

- alüüüüüüü

- Alüüü değil Aloo de Alooo

- alüüüüüü

- Teyze'ciğim ne yapıyorsun sen?

- atttıııı

- Neyi attın hayatım

- attttttıııııııııııııı

- Hadi kızım adını ne senin söyle teyzeye (annesi ssöyletmeye çalışıyor)

- defffneeee

- Ay yerim ben seni, peki benim adım ne defne?

- deffffnneee

- Tamam o senin adın benim adımı söyle

- Tiyyyyyzziiiiiiiii

- Tamam o da kabul :)

35.hafta

Artık bu haftanın bitmesiyle birlikte biz de 35. hafta'yı bitiriyoruz. Çok sevdiğim bir arkadaşımla bugün yemek yedik. Artık her an izine ayrılabilirim ve görüşemeyiz diye. O da hamile benden tam 3 ay geride. Minik bir kızı olacak hayırlısıyla. Bugün sohbet sırasında isim konusunda neler olduğunu anlattı durum herkeste aynı anladığım kadarıyla.

Herkesin bir telaşı var. Kim bakacak, ne kadar izin alabileceğim, daha bir sürü eksiği var ama biz şimdiden bir sürü para harcadık vs vs. Sohbet sonunda aman hepsi olur dedik ve mutlu mutlu ayrıldık.

Bebekler doğduktan sonra artık ikimizde izinli olduğu bir dönem denk geliyor. Mutlaka bu yemeği ufaklıklarla tekrarlayacağız :)

İşte hamileyiz :)

Ve son kararımız :)

Dün Alper'le son kararımızı verdik ve oğlumuzun kurabiye ve kapı süsünü yaptırdık :) Tabi bunlar için isim gerekliydi.

Onca elemeden sonra ikimizinde içine sinen "Toprak" ismine karar verdik :) Kuzey'i Alper çok sevmedi Deniz'i ben kabul edemedim vs vs gitti.

Herkesin isim konusunda mutlaka söylecek, sevecek sevmeyecek bir tercihi vardır ama galiba biraz fesat düşünülüyor. Toprak için, çamur derler, top derler gibi yorumlar geldi. Komik geliyor bana bunlar herkes her isim için birşey söyleyebilir zorlarsa :)

Bu isimden dolayı çok mutluyum bana göre tok bir isim, anlamı güzel ayrıca sesi de bence güzel yani.

Çağırdıkça insan daha çok alışıyor. Toprak :)

Dün Beste ve Sibel'den kapı süsü istedim sağolsunlar hemen yaptılar. İşte kapı süsümüz :)

Hayırlısıyla, sağlıkla ve adınla gel oğlum.

Saçları uzamış mı ne :)

Kel prenses Defne'nin saçları uzamış :) Yerim ben senin o gülüşünü.

Büyüdü ama hala komik

Cuma günü iş çıkış ablamlara gittim. Daha kimse gelmemişti eve. Biz de Ada ile isim şehir oyunu oynadık. Ooo hanım efendi oyunu kendine göre çevirmiş :) Kural yok, süre yok. Neyse ben biraz oyunun kurallarını anlattım. Evet şimdi oyundan dialoglar.

• Hadi başla irem


• Tamam A,B,.....


• Dur


• N


• Süre başladı


• İrem zor bir harf bu :(


• Hadi Ada laf yetiştirme düşün. iç ses( gerçekten zor)


• İrem hayvan buldun mu? Anneanne yardım et


• Hayır canım düşünüyorum


• N harfi ile hayvan yok


• Düşün vardır belki (galiba yok ben de bulamıyorum)


• Tamam ben bitirdim


• Allah ben hayvan bulamadım Ada


• Süren başladı İrem


• Tamam peki hayvan bulamadım


• Oku bakalım ne buldun hayvan


• Ninja Kaplumbağa :)


• Çok yaratıcı

• Ben başlıyorum İrem


• Tamam canım say


• A,B....


• Dur


• K


• Tamam bitti


• Ne çabuk


• Oku


• Şehire sıra geldi


• Kayınseyir


• Ne? (Annem içeriden gülüyor)


• İşte kayınseyir


• O kayseri olmasın :)

Beste hamile olsa :)

Bugün tam hamile kıyafeti giyindim. Beste'ciğim kıyafetimi beğenince hadi fotoğraf çekim dedik. İşte ben ve Beste. Beste hamile olsa çok güzel olurmuş değil mi?

Çok yakıştı canım.